Rahmetli olmuş usta gazeteci yazar bir abimin vakti zamanında dediği gibi “Didem Dizdar, Türkiye’de yaşadığın sürece yazı konusu sıkıntısı çekmezsin!!”

O kadar doğru söylüyordu ki; İsviçre’de yaşasan sıkıntıdan komşunun kedisini kesersin. Bizde hep bir aksiyon, hep bir olay… Geçen bir AVM ’nin kadınlar tuvaletinde teyzenin biri ayaklarını uzatmış, ellerimizi kuruttuğumuz makinede ayaklarını kurutuyor. Dedim senin gençlik zamanına gelecektik biz… Kim bilir ne çılgındın? Aklıma ilk gelen bu cümle oldu!

O an bunları düşünürken bir yandan da yürüyordum. Müzik marketin içinden bir erkek sesi içime kızgın yağ dökülmüş gibi bağırıyordu.

“Yırtık resmini geri al, sevgilim. Bende kalmasın…”

Pat diye durdum! Olduğum yerde dönüp sesin olduğu mağazaya doğru gittim. Yapmıştı yine yapacağını…

Ümit Besen “Başka” adındaki yeni albümüne rock lezzetleri katmıştı ve duyduğum ses de Cem Adrian’a aitti.

Albümü almadan önce, dinlemek için taktım kulaklığı… İkinci şarkının sonunda aklıma gelen şu oldu ;

“Ümit abi, Ramazan’da attığın bu kazığı unutmayacağız. Bayramda tüm gençler alkolün dibini görecek.”

Düğünümde sahneye çıkaracağım belli başlı kişilerden birisidir kendisi… Gözümde yeminle bir ekol..

Biz ’80 sonrası doğan çocukların ilk söylediği kelimeler;

“-Mama, Su, Palet 1-2-3!!”

Bilen bilir;
Ümit Besen Palet 1’de çıkıyorsa, Ferdi Özbeğen Palet 2’de, Arif Susam Palet 3’te… Bir ara korkuyordum bu sıralama 10’a kadar gider mi diye?
Tarabya’nın incisiydi onlar…
Şimdiki dandirik albümlerin 200.000 satınca mutlu olduğu zamanlara inat, milyonluk albümler satarak Unkapanı Plakçılar çarşısına efsane dönemler yaşattılar.

Türkiye’nin en güçlü seslerinden birinin albümü için 13. şarkıyı yazmaya çalışırken, güzel bir motivasyon oldu. Dalıp dalıp uzaklara giden gözlerim ve melankolik hallerimi saymazsak tabii…

Ah be Ümit abim,
Alkol almayan ben,
gazoz ile sarhoş olan tek Türk olarak tarihe geçebilirim…

Sevgilerimle